Satın alıp hayatımızın içerisine soktuğumuz şeyler tecrübelerimizin bazı boyutlarını tutarlı kılmaları ve vurgulamaları nedeniyle gerekliliklere sahiptir. Bilinçli bir alışveriş yaşadığımız zaman çerçevesinde tecrübelerimizin boyutlarını yegane ön plana çıkarma ve tutarlı şekilde organize etme tarzıdır. Motorum ve Stilim için herhangi bir şey satın alırken yaşadığımız tecrübeler bizim için gerçeklikler yaratabilir, özellikle de sosyal gerçeklikleri.
Tercihlerimiz, bu yüzden, gelecekteki eylemlerimiz için bir kılavuz olabilir. Elbette, bu tür özneye bağlı eylemler tecrübeye uyar. Bu, yeri geldiğinde deneyimlerimizi tutarlı kılacak anın gücünü takviye eder. Bu anlamda yaşadığımız tecrübeler kendi kendine – yeterli olabilir. Sözün gelişi tanınmış bir motosiklet firmasının üretimde enerji kriziyle karşı karşıya kalması o firmanın sahibi için üretimde bir takım gereklilikleri doğurur. Bir yere kadar müşterisi olmasa da kendi stilini üretebilecek güçte olan firma bir anda tepe takla olabilir. Bu da o firmayı üretimde basmakalıp modelleri ele almaya itebilir.
Buradan taleplerin üreticilerin bizatihi kabulü belirli çıkarımlara temel sağladığını görebiliriz. Misal iyi bir motosiklet firması artık batmaya yüz tutmuşken o dönem meşhur olan fakat kendisinin daha önce üretimine hiç kalkışmadığı bir Kruvazör motosiklet üretimine adım atabilir. Bu tamamen motosiklet firmalarının elinde tuttukları enerjiyi doğru eyleme dönüştürme fikridir. Her ne kadar ilgili firmaların yaşamış olduğu bu tip sorunlar yeni bir başka sorunlara gebe oluyorsa da en önemli sorunlar doğru eylemlere ilişkin sorulardır.
Çoğu durumda, mesele üretimin doğruluğu yahut yanlışlığı değil, ondan doğan algı ve çıkarımlarla onun onayladığı eylemlerdir. Hayatın, sadece politikada yahut aşkta değil bütün boyutlarında, önce gerçekliğimizi ihtiyaçlarımıza göre tanımlar ve sonra da ihtiyaçlarımız temelinde eylemlerde bulunuruz. Çıkarımlarda bulunur, amaçlar tesbit eder, kesin kararlar oluşturur, ve planlar icra ederiz, ve bütün bunları bilinçli yahut bilinçsiz, ihtiyaç vasıtasıyla tecrübelerimizin kısmen yapıya kavuşma tarzı temelinde gerçekleştiririz.
İşte motosiklet firmalarından tutun diğer hemen hemen her alanda üretim gerçekleştiren firmaların uygulamış olduğu politika budur. Dışarıdaki ihtiyaç her ne ise bu onların uygulamakta olduğu politikaları belirli bir forma sokmaktadır. Bu yüzden özgün üretim yerine daha çok herkesin elinde benzer, mimetik şeylerle karşılaşırız. Bu da bir nevi yaşamın uygulamış olduğu politikadır.
Motorsa, stilde hep para ile ilgili olsa heryer cennet yokluğu ise cehennem hayatı
Ek bilgi için email göndersem?