Hangi 250 cc Motoru Almalıyım?

Hangi 250 cc Motoru Almalıyım? Honda CB250R, Yamaha MT-25, Benelli TNT 250 ve KTM 250 Duke modelleri arasında bir karşılaştırma yaptık.

Yamaha MT25  ile başlayalım, yanlışlar varsa düzeltirsiniz. 35 beygirlik, 7-8bin devirden sonra haykırıyor. Çift silindir olması bir adım ileri çıkarıyor kendisini. Kısa boylu iseniz zorlanabilirsiniz. 170 boy bu modelin ideali. Dha kısa adamlarda ayaklar yere değmeyebilir. 14 litre yakıt alıyor. Standart kullanırsanız 3,5 ile 4 litre arası yakıyor. 2018’de ABS eklendi. MT25 fuarda son tasarımını görmüş olduğumuz motor. 170 kilo kadar ağırlığı var. Rengi ise 2019’da değişti. R25 ile aynı Kasa değişik. Ön, arka tek disk. Renk, motor, yol tutuş olarak mükemmel, ayak peglerinde titreşim oldukça az, şık ve alıcı gözle bakıldığında lastikleri hariç al sür modellerden biridir. Teleskopik çatalı var. Aydınlatma halojen, sinyaller lambalı, stop led far. Gösterge paneli çok iyi planlanmış. Arıza ve bakım ışığı var. Sele rahat sorunsuz ama arkadaki yüksekte kalıyor. IRC lastik var aşırı zorlamayın. Parasını sonuna kadar hakediyor. Eksiği yok mu bu motorun tabiki var. Servis bakım pahalı, sele konusunda mükemmel değil. Lastik değiştirmek gerekir. Aksesuarları pahalı. Aslında çok yakan bir makina, sürüşte fazla öne yatıyorsunuz.

Benelli TNT 250 konusunda ise kullanıcıları çok seviyor. 185 kilogramlık bir ağırlığı var. Ruhsatta 196 kilo gösterecektir. Ama ekstralarla yani aksesuarlarla 230 kiloları bulacaktır. Çift silindirli bir alet. Ayarlanabilir özellikleri ile güzel görünüyor. Hızlanmalarda ağır kaldığını söyleyebiliriz. İtalyan motorun top speed’i 170 kadar geldiği söyleniyor. Çelik fren hortumları, ters amortisörler, çift pistonlu kaliperlere sahip. Titreşim ise az sayılır. Ayaklarda biraz hissedebilirsiniz. Selesi çok iyi ayarlanmış, sürüş pozisyonu olarak oldukça dik bir duruşu var. Farlar gece yolculuğunda bile çok iyi aydınlatıyor. Sinyaller bile oldukça iyi ışığa sahip. Farlar led. Vites göstergesi olmaması yani sadece boş vitesi göstermesi eksi özellik denebilir. Anlık yakıt tüketimi olmamasıda bir eksik olarak düşünülebilir. Alışı iyi şatışı zor olan bir motordur. Performans istiyorsanız bu motoru almayın. Tamamen konfor isteyenlere yönelik bir motor.

KTM Duke 250 sınıfının en performanslı modelidir. Oturuş ve tasarım olarak farklı bir yeri olduğu için alınabilir. Oturuşu farklı bir motor yani yola daha yakın bir sürüş, sanki motor değilde siz hızlanıyormuşsunuz hissi veriyor. Tek silindir. 30 beygir, yakıt tüketimi diğerlerinden biraz daha az. ortalama 150 km hıza çıkabiliyorsunuz. Dha fazla yapanlar olabilir. Agresif modda kullanacaksanız yüksek devir kullanırım derseniz 4,5 litreye kadar çıkacaktır. Çabuk çalıştırma var. Daha az bakıma ihtiyaç duyuyor. 7500 km’de bir bakım istiyor. Diğerlerine baksanız 5000 km’yi geçmeyecektir. Lastik olarak üstünde metzeler var, tutuşu çok iyidir. Kaydırmalı debriyaj bu motorun bir artısıdır. Motor freninin arka tekeri kilitlenmesinden kurtarıyor. Yattıkça yola yapışan bir yapısı var, gazı verdikçe yolu tutan lastikleriyle bütünleştiğini hissettiriyor. Her şarta uyum sağlayan bir motordur. White-power süspansiyon sistemini kullanıyor. 147 kg’lik ağırlığa sahip. Bybre marka brembo’nun fren sistemini kullanıyor. Sitelerinde çok fazla aksesuar seçeneği var. Tork, beygir artırmak için bile bir çok seçenek var. Göstergesi çok iyi özelliklere sahip.  Kötü taraflarına gelelim. 125 cc gibi gelen bir sesi var. Herkesin seveceği bir tasarıma sahip değil. Alırken kolay satarken biraz zorlanabilirsiniz. Oturuş pozisyonundan gelen bir iticilik var, bazıları sever bazıları sevmez. Tek silindirin ayak peglerine fazla titreşim Aynalar ise çok itici görünüyor. Sinyal ise göstergede tek yandığı için garip görünüyor. Bunlar eski olarak düşünülmez ama bazılarına dediğimiz gibi güzel gelmiyor. Fiyatı diğerlerinden çok daha yüksek.

Honda CB250R, işte son ve en çok satanlardan biri bu modeldir. Geçen sene fuarda bu modeli 18.500 tl gibi uygun bir fiyattan sundular. Klasik ve retroyu beraber sunan naked motosiklettir. Küçük kardeşiyle görünüşü ile neredeyse aynıdır. Rüzgar paneli farklılığı aks aralığı farklılığı vardır. Tüp boru egzoz, daha büyük radyatör peteği, sakal tasarımı değişiktir. Motor özelliği farklıdır. 125 cc motorda Soch türü, üstten tek eksantrikli, iki sübap motor varken, 250 cc olan bu modelde çift eksantrik, dört sübap bir motor bloğu vardır. Yani daha peformanslıdır. Yüksek vites düşük devir olsa bile kavrayabiliyor. Tek silindir, sıvı soğutmalı, 27 beygir bir motora sahip. 8000 devirde yüksek vdevir istiyor. Düşük devirde de gayet iyi performans gösteriyor. Düşük yakıt için 6000 deviri geçmeyin. Üstüne çıkartırsanız iyi bir performans veriyor. 3,5 lt – 4 litre arasında bir yakıt tüketimine sahip. Son hızı ise 155 km’ye kadar çıkıyor. SIfır alacaksanız uyarayım 130 km’den fazla zorlamayın. Güzel açarsanız 160 km’lere kadar çıkar. Kg olarak ise 126 – 250cc ise 146 kg kadar bir kuru ağırlığa sahip. Ters çatal, monoşok arkada, sportmax lastiklerle geliyor. Fena lastik değildir. Çok iyi bir frenlemeye sahip. Nissin kaliperlere sahip. ABS sistemi oldukça gelişkin. Selesi 80cm’lik bir yüksekliğe sahip. Kullanımı çok kefiyli, sürüşü çok rahat. Titreşimi var ama sizi yoracak kadar değildir. Malzemesi kalitelidir. Tuş, grenaj, depo kapağına kadar güzel tasarlanmış. Ses oalrak çok büyük şeyler beklemeyin. Fiyat olarak daha uygun denebilir. Eksiler ise şunlar; Ülkemizde bu segment için yüksek bir fiyat ve vites göstergesi yok. Yakıttüketimini anlık gösteriyor, 5 kademe aydınlatma gereksiz, nc 750’lere benzeyen gösterge paneline sahip, 4’lü flaşör yok. Aksesuar çok fazla değil. Honda bakım ve servis pahalı. Bakım aralığı ise 4000 km kadar. Şehiriçinde pratik, farklılığı göze geliyor.

Diğer modelleri başka bir yazıda paylaşacağım.