Can-Am’in Yeni EV Motosikletleri 20.000$ Olabilir
Can-Am’in iki tekerlekli motosikletlere dönüşü, heyecan verici bir dönüm noktasını işaret ediyor. Şirket, üretim öncesi test birimlerinin ardından, Meksika’daki Querétaro fabrikasından çıkan ilk üretim modellerini tamamladı. Bu motosikletler artık bayilere gönderilerek nihayet tüketicilerle buluşacak. Ancak, bu umut verici gelişme, önerilen yeni tarifeler nedeniyle belirsizliklerle gölgeleniyor.
Yeni Modeller: Pulse ve Origin
Can-Am‘in tamamen elektrikli iki tekerlekli modelleri, Pulse ve Origin, markanın geçmişteki başarılarını çağdaş bir vizyonla harmanlıyor. Şu anki taban fiyatları:
- Origin: 14.499 USD
- Pulse: Daha düşük fiyatlandırılmış olmasına rağmen benzer seviyede teknoloji ve performans sunuyor.
Bu modeller, Can-Am’in mirasına uygun bir şekilde elektrikli mobilitenin sınırlarını zorluyor. Ancak, Trump yönetiminin önerdiği %25 ithalat tarifesi, bu fiyatları ciddi şekilde artırabilir.
Tarifelerin Etkisi
Eğer önerilen tarifeler yürürlüğe girerse, fiyatlar dramatik bir şekilde yükselebilir:
- Origin: Yeni taban fiyatı yaklaşık 18.125 USD, gümrük vergisi, vergi ve mülkiyet ücretleri hariç.
- Pulse: Yaklaşık 17.500 USD, aynı koşullarda.
Bu durum, motosikletlerin toplam maliyetini 20.000 USD seviyelerine taşıyabilir. Böyle bir fiyat artışı, halihazırda yüksek faiz oranları ve artan yaşam maliyetleriyle mücadele eden tüketiciler için caydırıcı olabilir.
Sektöre Etkileri ve Ticari Gerilimler
Trump’ın önerdiği tarifeler, sadece Can-Am’i değil, tüm otomotiv ve mikromobilite sektörünü etkileyebilir. Harley-Davidson gibi diğer markalar, önceki benzer politikaların etkilerini derinden hissetmişti. Ayrıca, Kanada ve Meksika’dan gelen olası misilleme tarifeleri, bu ticari gerilimi daha da karmaşık hale getirebilir.
Meksika ve Kanada, Trump’ın %25 ithalat tarifesine karşılık olarak ABD’den gelen ürünlere tarifeler koymayı değerlendirdiğini açıkladı. Bu da yalnızca motosiklet sektörünü değil, geniş çaplı ekonomik etkiler yaratabilir.
Sonuç
Can-Am’in elektrikli motosikletlerle iki tekerleğe dönüşü, sektör için umut verici bir gelişme. Ancak önerilen tarifelerin uygulanması, bu başarı hikâyesini gölgede bırakabilir. Tüketiciler, tarifelerden sonra ciddi bir fiyat artışıyla karşı karşıya kalabilir ve bu, elektrikli motosikletlerin benimsenmesini yavaşlatabilir.
Eğer ticari taraflar bir anlaşmaya varamazsa, Can-Am ve diğer markaların ABD’deki geleceği, rekabet gücü açısından büyük bir zorlukla karşılaşabilir. Elektrikli mobilitenin geniş kitlelere ulaşması için daha uygun bir fiyat politikasının ve ticaret anlaşmalarının sağlanması şart.
