30 Ağustos Süvarinin İzinden Sürüşü
Geçtiğimiz yıl, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğindeki Kurtuluş Savaşı’nın, son safhası olan Büyük Taarruz yıldönümünde “SÜVARİNİN İZİNDEN”, sürüşü yapıldı.
Bugünlerimiz için canlarını ortaya koyan kahramanlarımızı anmak, anlamak ve minnetimizi ifade etmek çabasıyla sürülen bu rota , 5.Süvari Kolordusunun izlediği yol temel alınarak oluşturuldu.
Rotanın birinci gün Afyon Kocatepe’den başlayarak, Tınaztepe , Çiğiltepe ve geçilmez denen ama Kahraman Süvarimiz tarafından bir gecede aşılan Ahırdağı’ndan Sinanpaşa Ovası’na, İkinci günde adım adım Süvarinin izinden giderek Dumlupınar’a kadar ulaşıyor.
Umarız herkes, “SÜVARİNİN İZİNDEN” rotasını yaparak ne kahramanlıklar , ne fedakarlıklar yaşandığına tanıklık eder.
30 Agustos’ta “SÜVARİNİN İZİNDE”.
* SÜRÜŞ, ARAZİ TECRÜBESİ OLAN ENDURO MOTOSİKLETÇİLERE AÇIKTIR.
* BU YIL 28/29 AĞUSTOSTA YAPILACAKTIR.
“… Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri burada atıldı. Ebedî hayatı burada taçlandırıldı. Bu sahada akan Türk kanları, bu semada uçuşan şehit ruhları, devlet ve cumhuriyetimizin ebedî muhafızlarıdır…”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK (Zafertepe,30 Ağustos 1924 )
SÜVARİNİN İZİNDEN SAYGI SÜRÜŞÜ PROGRAMI
28 Ağustos Cumartesi
10:00 – 13:00
Afyon Kocatepe’de toplanma
Büyük Taarruz ile ilgili kısa bilgilendirme.
Sürüş brifingi, sürüş kurallarının hatırlatılması
İstiklal Marşı
Saygı duruşu ,ardından
13:30-14:30
Kocatepe’den hareket. Stabilize ve toprak yoldan Tınaztepe’ye varış ve Tınaztepe cephesi anlatısı
14:45 – 15:15
Tınaztepe hareket ve Çiğiltepe’ye varış ve Çiğiltepe anlatısı
15:30 – 17:15
Çiğiltepe hareketle Dumlu ve Güdübez yaylaları,Çukurca Köyü üzerinden
Ahırdağı geçişi.
17:15
Yörük mezarı / Çataloluk (değisebilir) Kamp alanı varış.
20:00 – 20:30
Kamp alanı etkinlikleri, barkovizyon 30 Ağustos sunumu
29 Ağustos Pazar
09:00 – 10:00
Süvari toplanma alanına geçiş, Tokuşlar köyüne ulaşım kahvaltı molası
10:00 – 10:45
Yıldırım Kemal tren istasyonu yönüne gidiş ve lokasyonda tarihsel anlatı.
10:45 – 11:15
Olucak köyüne gidiş
11:15 – 12:00
Anıtkaya şehitlik ziyareti ve tarihsel anlatı
12:00 – 14:00
Süvari izinden Zafertepe Çalköy güzergahına gidiş ,Aslıhanlar ovasına varış ve tarihsel anlatı.
14:00 – 14:30
Zafer Anıtına ulaşım. Tarihsel anlatım.
15:00
Teşekkür konuşması ve Program Bitişi
The Great Offensive (Turkish: Büyük Taarruz; Ottoman Turkish:) was the largest and final military operation of the Turkish War of Independence, fought between the Turkish Armed Forces loyal to the government of the Grand National Assembly of Turkey, and the Kingdom of Greece, ending the Greco-Turkish War.
The offensive began on 26 August 1922 with the Battle of Dumlupınar.
The Turks amassed around 98,000 men, the largest number since the beginning of the war, to begin the offensive against the Greek army of approximately 130,000 men. From 31 August to 9 September, the front moved a distance of 300 km (190 mi) as the Greek troops retreated.
The Turkish army lacked motorized vehicles; its forces consisted of infantry and cavalry units, and logistical support was provided by a supply system based on ox carts. The Turkish troops reached the sea on 9 September with the recapture of İzmir. The operation ended on 18 September 1922 with the liberation of Erdek and Biga.
The staggering defeat caused great dissent within the Greek army and a general loss of morale, which led to unwillingness to continue fighting. On top of this, numerous Greek divisions had been encircled and destroyed as effective fighting units, which meant that the Greek army had lost its offensive capabilities and was unable to organize a controlled retreat, leading to numerous Greek POWs.
The offensive started with the Battle of Dumlupınar, where the Turkish army defeated the Greek army within four days, paving the way for a rapid offensive. After Mustafa Kemal Atatürk’s order issued in the Forces of the Grand National Assembly of Turkey, the main part of the Turkish Army began moving toward İzmir and a secondary force began moving from Eskişehir toward Bursa. On 7 September, Aydın, Germencik and Kuşadası fell under Turkish control. On 16 September, the last Greek troops left Çeşme, and two days later the Greek III Corps left Erdek. The British Chief of Staff expressed his admiration for the Turkish military operation.
9 EYLÜL 1922 İZMİR’İN KURTULUŞU Birinci Dünya Savaşı sonunda, İtilâf Devletleri, Osmanlı Devleti ile 30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzaladılar ve bu anlaşmaya dayanarak Anadolu’yu işgale başladılar. Türk milleti işgal hareketleri karşısında vatanını kurtarmak için 1919 yılında yer yer direniş hareketlerini başlattı.
Bu hareketler, 19 Mayıs 1919 tarihinde Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a ayak basmasıyla kısa sürede merkezi bir nitelik kazandı. Bu süreçte arka arkaya kazanılan Birinci İnönü, İkinci İnönü, Aslıhanlar-Dumlupınar ve Sakarya Meydan Muharebeleri ile yurdun kurtarılması yolunda önemli adımlar atıldı.
26 Ağustos 1922 sabahı dikkat ve titizlikle hazırlanan taarruz planı uygulamaya konuldu. 26-30 Ağustos 1922’de yapılan Büyük Taarruz, Türk İstiklâl Harbi’nin son safhasıdır. 30 Ağustos “Başkomutan Meydan Muharebesi” nde bir gün içinde Yunan ordusunun en önemli bölümü etkisiz hale getirildi.
Böylece kesin sonuç beş gün içinde elde edilmiş ve hazırlanan plan tam bir başarıyla uygulanmış oldu.
31 Ağustos günü Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi (ÇAKMAK), Batı Cephesi Komutanı İsmet (İNÖNÜ) ordu komutanları Yakup Şevki (SUBAŞI) ve Nurettin Paşa’ları karargahını kurduğu Çalköy’ünde toplayarak, kaçabilen Yunan kuvvetlerinin hızla takip edilmesini ve İzmir ile dolaylarındaki kuvvetleriyle birleşmemesi için üç koldan Ege’ye doğru ilerlenmesini doğru bulduğunu belirtti.
1 Eylül’de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ordulara bir bildiri yayımlayarak şu tarihi emrini verdi: “Bütün arkadaşlarımın Anadolu’da daha başka meydan muharebeleri verileceğini göz önüne alarak ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü, yiğitlik ve yurtseverlik kaynaklarını yarışırcasına esirgemeden vermeye devam eylemesini isterim.
Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!. Böylece düşmanın akıbeti de belirlenmiş oldu. Çalköy’de verilen bu tarihi emir üzerine İzmir’de “Akdeniz”i, Mudanya’da “Marmara” yı görmek için 8-9 günlük bir zaman kâfi gelecekti.
31 Ağustos’ta başlayan amansız takip sonunda Türk kuvvetleri 2 Eylül’de yıkıntılar haline gelmiş Uşak’a girdi. Burada Yunan Ordusu Başkomutanı General Trikopis tutsak edildi.
Takip Harekâtı insan üstü bir hızla ilerledi. Türk askeri dinlenmek ve uyumak istemiyordu. Çünkü kurtardığı her kasabanın, köyün, şehrin Yunanlılar tarafından yakıldığını, bölgedeki Türklerin de acımasızca katledildiğini görmekteydi.
9 Eylül günü 1 nci Kolordu Kemalpaşa’ya, 2 nci Kolordu Manisa’ya, 4 ncü Kolordu Turgutlu’ya ulaştı. Kuzeyde Kazancıbayırı’nda Yunan mevzilerine taarruz eden 3 ncü Kolordumuz düşmanı atarak Bursa’ya ilerledi. Türk süvarileri üç yılı aşkın süredir yas çeken İzmir halkının sevinç göz yaşları arasında İzmir’e girdi.