Kask takma zorunluluğumuzda bahseden yasalar bunun hangi çarpma durumlarında işe yarayıp yaramadığı ile ilgilenmezler. Veya firmalar bu konuda beyin hasarını engeller veya engellemez diye bilgi paylaşamazlar. Paylaştıklarında da zaten siz o kaskları almazsınız.
Motosiklet Kaskı Beyin Hasarını Engellemez
Bir kaskın test edildiği baskı kuvveti ile rüzgar kuvveti testlerinde sizin maruz kaldığınız çarpma ile rüzgar kuvvetlerinde hiçbir zaman test edilmemiştir. Yani o kaskı aldığınızda siz bir denek konumunda bulunuyorsunuz.
Şimdi beyin hasarlarına geri dönelim ve beynimiz çarpma, dönme gibi etkenlerde nasıl zarar görüyor bilgi verelim.
Travmatik beyin hasarı en başta trafik kazaları olmak üzere yüksekten düşme, iş kazaları, darp gibi nedenlerle meydana gelmektedir. Travmatik beyin hasarı, kafanın ani ve şiddetli bir şekilde bir nesneye çarpması (araba camı, kalorifer, beton gibi) ya da bir nesnenin kafatasını delerek beyin dokusuna zarar vermesi (kurşun, çivi gibi) sonucu ortaya çıkan beyin yaralanmalarıdır. Ama sadece bu tip çarpmalar değil, şiddetli sallanma ile iki beyin lobu arasındaki korpus collesium bölgesininde etkilenerek genişlemesine yol açmakta yani yine bir beyin hasarı oluşturmaktadır.
Rehabilitasyonu çok zor, pahalı ve uzun süre alan travmatik beyin hasarının oluşmaması, en aza indirilmesi birincil amaç olmalıdır. Fakat şu anda üretilen kasklar sadece çarpma şiddetini azaltmak üzerine üretilmiş kasklardır.
Toplumun, sürücülerin eğitilmesi, yolların kalitesinin artırılması, araçların ve kaskların emniyet standartlarının yükseltilmesi, etkin trafik denetimleri, sürücü ve tüm yolcuların emniyet kemeri, kask, korumalı giysiler kullanmasının sağlanması gibi önlemlerle travmatik beyin hasarı oluşumu azaltılabilir.
Travmatik beyin hasarı gençlerde ve özellikle 15-25 yaş arasında sıklığı en fazladır. Motosiklet ve bisiklet kazalarında daha fazla görülür. Kask kullanılması travmatik beyin hasarı oluşumunu önemli ölçüde azaltır. Fakat kasklar buna uygun yapılmaktadır, sadece çarpma etkisini azaltmak için yapılmışlardır.
Travmatik Beyin Hasarının Şiddeti
Travmatik beyin hasarı, beyindeki hasarın genişliğine göre ortaya çıkan belirtiler açısından hafif, orta ve şiddetli olarak derecelendirilmektedir. Hafif düzey hasarlarda, bilinç kaybı olmayabilir ya da birkaç saniye/dakikalık kısa süreli bir bilinç kaybı olabilir. Baş ağrısı, kafa karışıklığı, baş dönmesi, bulanık görme ya da göz yorgunluğu, kulak çınlaması, ağızda kötü bir tat, bitkinlik, uyku düzeninde bozulma, davranışlarda ya da ruh halinde değişiklikler ve hafıza, konsantrasyon, dikkat ve düşünme ile ilgili küçük sorunlar yaşanabilir. Hafif kafa travması geçiren çoğu insan iyileşebilmektedir.
Orta ya da şiddetli hasarlarda da bu semptomlar görülebilmekle birlikte, bunlara ek olarak kötüleşen ya da geçmeyen baş ağrıları, tekrarlayan kusma ya da mide bulantısı, havale ya da nöbetler, uykudan uyanamama, gözbebeklerinde genişleme, konuşmada anlaşılmazlık, kol ve bacaklarda güçsüzlük ya da hissizlik, koordinasyon kaybı ve artmış kafa karışıklığı, huzursuzluk, tedirginlik, endişe, gerginlik gibi durumlar da gözlenebilmekte; bazı hasarlar ise ölümcül olabilmektedir.
kaynak: kısmen bilim.org